Güncel

Tarihci Yazar Sedat Onar’ın Kaleminden

BU GECE YÜZBAŞI HALİT KAYA ALDOĞAN'IN ŞEHADETİNİN 67. YILI

Bir haftadır bekliyordum. "Gel kardeşim, şu mübarek şehidimiz Yüzbaşı Halit Kaya Aldoğan'ı bize anlat, ismini taşıyan bir okul var, Kaya Aldoğanlılar okullarına adını veren şehidi tanısın" diyecekler diye hazırlık yaptım, bekliyordum. Olmadı... Hani derler ya, "Şehitler vurulunca değil, unutulunca ölür" diye... Tam buna uygun oldu. Belki... İlgilenenler çıkacaktır diye bu saate kadar bekledim, kimseden ses gelmeyince, bu yiğidi anmak en azından benim boynumun borcudur diye düşündüm. Yüzbaşı Halit Kaya Aldoğan tam 67 yıl önce 29 Kasım 1950 gecesi şu an Kuzey Kore topraklarında kalan Sinnim-ni köyünde şehit oldu... “Şehit” olgusuna anlam veren kelime “şahitlik” kelimesinden gelmektedir. Rahmet melekleri şehidin kollarından tutup, Allah’ın huzuruna çıkardıklarında “Biz bunun şehit olduğuna şahitlik ediyoruz” derler ya; işte Kaya ALDOĞAN’ı kollarında taşıyan rahmet melekleri o akşam bu şahitliklerine Kaya ALDOĞAN’ı da eklediler. Kaya ALDOĞAN, o gece Çanakkale savaşından bu yana kendini beklemekte olan babası Mehmet Ali Bey’e kavuştu. Baba oğlun 35 yıl sonraki bu sessiz vuslatını geride bıraktıklarından kimse görmedi… Kaya ALDOĞAN’ın şehadeti üzerine Talimgâh Bölüğü şoka girdi ve dağıldı. Bir kısmı 2. Tabur’un bölüklerine, bir kısmı da şoseden Tugay karargâhının bulunduğu Kaesong’a kadar gitti. Ama Çin Ordusu o gece Sinnim-ni’ye giremedi. Kore muharebeleri içinde en uğursuz muharebe olarak bilinen Sinnim-ni muharebesi o geceyi yaşayanlarda derin izler bıraktı. Sadece savaşa katılanlarda mı? Hayır. Geride bıraktığı ailelerinde de derin izler bıraktı. Şehit Kaya ALDOĞAN’ın Sinnim-ni köyünün kuzeyindeki dere yatağındaki cesedi bir daha bulunamadı. Mezarı hala belli değildir. Ruhu gökyüzüne yükselirken bedenini de beraberce götürmüştür sanki. Belki de, şu an Kuzey Kore topraklarında kalan Sinnim-ni Köyü’nün ormanlık tepelerinde kendi gibi mezarı olmayan diğer şehitlerle birlikte ebedi bir nöbet beklemektedir.